SEYYİD KUTUB’UN BAKIŞ AÇISIYLA ARAF SURESİ 154. AYET
BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM
Hamd kendisinden başka ilah olmayan, mutlak manada tek güç ve kudret sahibi olan Allah’a mahsustur. Salat ve selam tüm peygamberlerin ve onları takip eden tabilerinin üzerine olsun.
154- Musa’nın öfkesi yatışınca attığı levhaları yerden aldı. Bu levhalarda Rabblerinden korkanlar için doğru yolu gösteren, rahmet niteliğinde yazılar vardı.
Kur’an-ı Kerim’in ifade tarzı öfkeyi canlı bir varlık gibi somutlaştırıyor. Bu öfke Musa üzerine çullanan ve onu harekete iten canlı bir varlık gibi tasvir ediliyor. Bu canlı varlık, ondan “el çekip” onu kendi haline terkettiğinde, Musa kendine geliyor. Öfkesinin dürtüsü ve kendisine hakim olması nedeniyle attığı levhaları tekrar alıyor… Sonra ayeti kerime, bu levhalarda Rabblerinden korkan . ve O’ndan sakınanlar için bir hidayet ve rahmet bulunduğunu, onların kalplerini doğru yola ilettiğini, onunla rahmete kavuştuklarını bir kere daha belirtiyor. Zaten hidayetin kendisi rahmettir. Nuru bulunmayan sapık kalpten daha bedbahtı yoktur. Hidayete ermeyen ve kesin inanca kavuşmayan başıboş ve şaşkın ruhtan daha bedbahtı düşünülemez. Allah’ın korkusu ve heybeti kalpleri hidayete açar, onları gafletten uyarır, kabul etmeye ve doğru yola hazırlar. İşte bu kalpleri yaratan Allah, bu gerçeği ifade ediyor. Kalpleri, kalplerin yaratıcısından daha iyi bilen kim olabilir?
ALLAH İLE BULUŞMA
Ayetlerin akışı kıssayı anlatmaya devam ederken bir de bakıyoruz ki, yepyeni bir sahne ile karşı karşıyayız. Bu, on ikinci sahnedir. Musa ve onun kavminden seçilmiş yetmiş kişinin Musa’nın Rabbi ile buluşma sahnesidir.