SEYYİD KUTUB’UN (RH.A.) BAKIŞ AÇISIYLA AHKAF SURESİ 21 VE 22. AYETLER
BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM
Hamd kendisinden başka ilah olmayan, mutlak manada tek güç ve kudret sahibi olan Allah(Celle Celaluhu)’a mahsustur. Salat ve selam tüm peygamberlerin ve onları takip eden tabilerinin üzerine olsun.
21- Ey Muhammed! Ad kavminin kardeşi Hud’u an; ondan önce ve sonra, `Allah’tan başkasına kulluk etmeyin” diyen nice uyarıcılar gelmişken, Ahkaf bölgesindeki kavmini uyarmış, “Doğrusu sizin için büyük günün azabından korkuyorum” demişti.
Ad kavminin kardeşleri Hûd’dur -selâm üzerine olsun-. Kur’an O’nu burada; O’nunla kavmi arasındaki sevgi ve kavminin O’nun çağrısına eğilim duymaları, O’na ve çağrısına karşı besledikleri zannın olumlulaşmasının dayanağı olan akrabalık bağlarının zihinlerde canlandırılması için kavmine kardeşliği niteliği ile anıyor. O Hz. Muhammed’le O’na düşmanlık eden kavmi arasındaki bağın aynısıdır da.
`Ahkaf’, `Hıkf’ın çoğulu olup kum tepeler anlamınadır. Ad kavminin yurtları Arap yarımadasının güneyinde Hadramut diye anılan çevreye dağılmış tepeler üzerinde idi.
Allah peygamberini, Ad’ın kardeşlerini ve Ahkaf’taki kavmini uyarmasını anmaya çağırıyor. Kur’an O’nu Resulullah’ın, kardeşleri olmasına rağmen, kavminin kendisinden yüz çevirmesinin benzeri ile karşılaşan peygamberlerden bir kardeşini örnek alması ve Mekkeli müşriklerin de, yakın çevrelerinde bulunan kendi benzerlerinin sonunu hatırlamaları için anıyor.
Ad’ın oğullarını kardeşleri Hud uyardı. O kavmini uyaran ilk kişi değildi. O’ndan önce de kavimlere peygamberler gelmişti.
“O’ndan önce ve sonra `Allah’tan başkasına kulluk etmeyin’ diye nice uyarıcılar da gelip geçti.”
Zaman mekan açısından O’na uzak olarak da yakın olarak da peygamberler gelip geçmiştir. Uyarılar kesintisiz, peygamberlik zinciri süreklidir. Dolayısıyla bu durumda bir gariplik söz konusu değildir. Alışılmış bilinen bir şeydir.
Onları, her peygamberin kavmini uyardığı ile uyarıyor: “Allah’tan başkasına kulluk etmeyin; ben sizin büyük bir günün azabına uğramanızdan korkuyorum.” Yalnız Allah’a kulluk; insanın iç dünyasında bir inanç, yaşayışında bir düsturdur. Ona muhalefet etme; insanı, dünyada veya ahirette ya da her ikisinde felakete götürür. “Büyük bir günün azabı” deyiminin işaret ettiği gün; bu kavmin uğradığı azabdan daha zorlu durumlar yaşanacak olan kıyametin koptuğu an anlamınadır. Peki, Allah’a yöneltme ve azabı ile uyarmaya karşı kavminin cevabı ne oldu?
22- Dediler: “Sen bizi tanrılarımızdan çevirmek için mi geldin? Doğrulardan isen bizi tehdit ettiğin şeyi getir.”
Kötü zan, anlayışsızlık, uyarıya meydan okuma, uyardığı azabın acele istenmesi, alaya alma, yalanlama, büyüklenme ve batılda direnme!
Hud’a gelince tüm bunları; aşamayacağı sınırlar içinde kalmak üzere ileri sürdükleri tüm iddiaların tutarsızlığını ortaya koyacak biçimde, peygamber edebi ile cevaplıyor: