sohbetlerözlü sözleryazarlarmakalelervideolartefsir derslerikavram derslerimedaricus salikin

SEYYİD KUTUB’UN (RH.A.) BAKIŞ AÇISIYLA MERYEM SURESİ 34. ve 37. AYETLER

SEYYİD KUTUB’UN (RH.A.) BAKIŞ AÇISIYLA MERYEM SURESİ 34. ve 37. AYETLER
24.12.2021
684
A+
A-

BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM

Hamd kendisinden başka ilah olmayan, mutlak manada tek güç ve kudret sahibi olan Allah’a mahsustur. Salat ve selam tüm peygamberlerin ve onları takip eden tabilerinin üzerine olsun.

34- İşte “gerçek söz “e göre Meryemoğlu İsa budur, oysa insanlar bu gerçek sözü kuşku ile karşılıyorlar.

35- Allah’a oğul edinmek yakışmaz. O böyle bir şeyden münezzehtir. O bir iş hakkında kesin hüküm verince o işe sadece “ol” der, o da hemen oluverir.

36- “Kuşku yok ki Allah sizin de benim de Rabb’imizdir, öyleyse sırf O’na kulluk ediniz. İşte dosdoğru yol budur. “

İşte Hz. İsa budur. Yoksa onu ilahlaştıranların ya da doğuşu konusunda annesine çirkin iftiralar atanların dedikleri gibi değildir. O gerçek mahiyeti ile böyle olduğu gibi dünyaya geliş biçiminin içyüzü de budur. Bu gerçekleri anlatırken o doğru söylüyor. Fakat insanların bir bölümü onun söylediklerini kuşku ile karşılıyorlar özlerine inanmaya yanaşmıyorlar. Oysa bu sözleri kendi ağzı ile söylüyor, hem de hikâyesinin olağanüstü akışı bu mesajı veriyor. Bu mesajın özü şudur:

“Allah’a oğul edinmek yakışmaz.”

O böyle bir şeyden münezzeh olan bir yücedir. Evlât edinmek O’nun bu yüceliği ile bağdaşmaz. Ölümlüler soylarını sürdürmek için ve güçsüzler destek kazanmak amacıyla evlât ediniyorlar. Oysa yüce Allah kalıcıdır, varlığının sona ermesi sözkonusu değildir. Ayrıca güçlüdür, hiç kimsenin yardımına ihtiyacı yoktur. Tüm varlıklar O’nun “ol” sözü ile var olur. O bir işin olmasına karar verince o işe sadece “ol” der, o da hemen oluverir. Yani neyi gerçekleştirmek isterse ona iradesini yönelterek gerçekleştirir, bunun için ne evladın ve ne de yardımcının aracılığına ihtiyaç duymaz.

Hz. İsa, bu sözlerine ve olağanüstü olaylarının doğal çağrışımlarına yüce Allah’ın, hem kendisinin hem de tüm insanların Rabbi olduğunu açıklayarak, herkesi tek ve ortaksız Allah’ın kulluğunu benimsemeye çağırarak son veriyor. Okuyalım:

“Kuşku yok ki, Allah sizin de benim de Rabbimizdir. Öyleyse sırf O’na kulluk ediniz. işte dosdoğru yol budur.”

Gerek Hz. İsa’nın ve gerekse hikâyesinin bu tanıklığından sonra bu konuda kuruntulara ve masallara yer yoktur. İşte hikâyeye ilişkin bu değerlendirmenin gerek açık ifadelerinden ve gerekse çağrışımlarından güdülen maksat bu gerçeği vurgulamaktır.

Bu açıklamanın arkasından çeşitli mezheplerin ve kesimlerin Hz. İsa konusunda görüş ayrılığı içinde oldukları belirtiliyor. Bu yalın gerçeğin ışığı altında bu görüş ayrılıkları dayanaksız ve birer çirkin iftira olmaktan öteye gitmiyor.

37- Çeşitli gruplara ayrılan insanlar, aralarında görüş ayrılığına düştüler. Vaygele kâfirlerin başına! O “büyük gün “de gözleri neler görecek.

Roma İmparatoru kardinallerden oluşan bir yüksek konsey topladı. Bu konsey hıristiyanlık tarihindeki üç ünlü konseyden biridir. Bu konseye iki bin yüz yetmiş kardinal katılmıştı. Adamlar Hz. İsa hakkında yoğun tartışmalar yaptılar. Her kafadan ayrı bir ses, her gruptan farklı bir görüş çıktı. Kimileri “O Allah’tır. Yeryüzüne indi, kimine can verdi kiminin canını aldı, arkasından tekrar göğe çıktı” dedi. Kimileri “O Allah’ın oğludur’ dedi. Kimileri “O baba, oğul ve kutsal ruhtan oluşan üç ilahi unsurdan biridir” dedi. Kimileri “O üç ilahın üçüncüsüdür; Allah da, o da, annesi de birer ilahtır” dedi. Bazıları da “O Allah’ın kulu, peygamberi, ruhu ve kutsal sözüdür” dediler. Diğer bazı gruplar, başka farklı görüşler ortaya attılar. Gruplar arasında görüş birliğine varılamadı. En çok taraftar toplayan görüş ancak üç yüz sekiz kişiyi biraraya getirebildi. Bunun üzerine imparator bu görüşü benimsedi, onu savunanları destekleyip diğer görüştekileri dışladı ve başta tek Allah yanlıları olmak üzére tuttuğu görüşün karşıtlarını görevlerinden atarak sürgüne gönderdi.

Hz. İsâ ya ilişkin sapık inançlar kalabalık sayıdaki kardinallerin katılımı ile oluşan kilise konseyleri tarafından kararlaştırıldıkları için okuduğumuz ayetin devamında, tek Allah inancından sapan kâfirler, kardinal kalabalıklarından çok daha büyük kalabalıkların katılacağı önemli günün, kıyamet gününün dehşeti ile korkutuluyor. O gün kâfirlerin başına neler geleceğini herkes görecektir. Okuyoruz:

 

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.