SEYYİD KUTUB’UN (RH.A.) BAKIŞ AÇISIYLA TA-HA SURESİ 128. ve 129. AYETLER
BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM
Hamd kendisinden başka ilah olmayan, mutlak manada tek güç ve kudret sahibi olan Allah’a mahsustur. Salat ve selam tüm peygamberlerin ve onları takip eden tabilerinin üzerine olsun.
128- Vaktiyle yok ettiğimiz nice eski kuşakların acı sonları onları doğru yola iletmiyor mu? Oysa onlar bu yok edilmiş kuşakların oturdukları konutları geziyorlar. Sağduyu sahiplerinin bu olaylardan çıkaracağı birçok dersler vardır.
129- Eğer Rabb’inin daha önce verilmiş bir hükmü ve belirlenmiş bir vadesi olmasaydı yok edilmeleri kaçınılmaz olurdu.
İnsan, geçmiş nesillerin sonlarını düşündüğünde, gözleriyle onların erimiş toprak haline gelmiş evlerini, tarihi mimarilerini seyrettiğinde, hayalinde bu evlerde yaşayan o insanları canlandırdığında, geçip giden bedenlerini-kişiliklerini, yok olan ruhlarını, hareketlerini ve duruşlarını, düşüncelerini ve umutlarını, arzularını ve amellerini… Evet bu bütün hayalleri, somut tabloları, heyecanları ve duyguları düşündüğü zaman… Sonra gözlerini açıp, boşluk ve ıssızlıktan başka bir şey görmediğinde… İşte o zaman insan önceki milletleri yutan gücün kendisini de yutmak üzere olduğunun farkına varır. O zaman önceki milletleri yakalayan kudret elinin kendisini de yakalayabileceğini anlar. O zamanda artık uyarmanın ne demek olduğunu anlar. İbret alınacak olayların gözleri önüne serildiğini görür. Önceki milletlerin akıbetleri aklı başında olan insanlar için bir
ibret olması gerekirken bu insanlar ne oluyor da doğru yola gelmiyorlar: Sağduyu sahiplerinin bu olaylardan çıkaracakları birçok dersler vardır.
Eğer yüce Allah’ın üstün bir hikmetin gereği olarak onları, bu dünyada azap ile cezalandırmamaya ilişkin sözü olmasaydı, öncekilerin başına gelenler onların da başına gelirdi. Fakat senin Rabb’in daha önce onlara söz vermiş ve onlara belirlenmiş bir süre tanımıştır: “Eğer Rabb’inin daha önce verilmiş bir hükmü ve belirlenmiş bir vadesi olmasaydı, yok edilmeleri kaçınılmaz olurdu.”
Belli bir süreye kadar ertelendiklerine, kendi hallerine bırakılmayıp, mühlet verildiklerine göre -Ey Muhammed- onlara karşı ve sırf bir sınanma aracı olarak kendilerine verilmiş. O dünya hayatının güzelliklerine karşı senin bir sorumluluğun yoktur. Onlara sunulanlar sırf bir sınanma aracıdır.
Yüce Allah’ın sana nimet olarak verdikleri, onlara sınanma aracı olarak verdiğinden çok daha iyidir.