TABERİ (RH.A)’NİN BAKIŞ AÇISIYLA AL-İ İMRAN SURESİ 99. VE 100. AYETLER
99- De ki: “Ey kitap ehli, niçin iman edeni Allahın yolundan men ediyorsunuz? Hak olduğuna şahitken o yolu eğri göstermeye çalışıyorsunuz? Allah, Yaptıklarınızdan habersiz değildir.
De ki: “Ey kitap ehli, Allah ve Resulüne iman eden müminleri, Allahın doğru yolundan niçin saptırıyor ve o yola gitmelerine engel oluyorsunuz? Sizler, engellediğiniz o yolun doğru ve hak olduğuna şahit olduğunuz halde, onu eğri göstermeye, müslumanların ayağını kaydırmaya hidayetten çıkarıp dalalete düşürmeye çalışıyorsunuz. Allah, yaptıklarınızdan asla habersiz değildir. Böylelerin yaptığını cezasız bırakmayacaktır.
* Süddi diyor ki: Ehl-i kitaptan birine “Muhammedin Peygaberliğini Allah tarafından size gönderilen kitaplarda buluyor musunz?” diye sorulduğunda “hayır” derdi. Böylece kendi kitaplarında mevcut olan Hz. Muhammed (s.a.v.) in sıfatlarını saklamak suretiyle insanları ona iman etmekten ve ona tabi olmaktan alıkoyuyorlardı.
Taberi diyor ki: “Bu ve bundan önceki âyet, Evs ve Hazreç kabileleri Müslüman olduktan sonra, onları cahiliye dönemindeki, gibi birbirlerine tekrar düşman olma durumuna çevirmek için bu iki kabileyi birbirine düşürmeye çalışan bir Yahudi hakkında nazil olmuştur. Allah teala bu iki âyetle o Yahudiyi azarlamış, yaptığı şeyin çirkin bir iş olduğunu bildirmiş ve Resuluîlahın sahabi-lerini de bu gibi kışkırtmalarla ihtilafa düşmemeleri hususunda uyurmaştır. Konuyla ilgili olarak, Zeyd b. Eşlem diyor ki: “Resuluîlahın, Evs ve Hazreç kabilesine mensup sahabileri bir yerde oturmuş sohbet ediyorlardı. Onların yanından, inkarcılığı katmerli, müslümanlara karşı kin ve kıskançlık dolu, yaşı ilerlemiş, Şa’s b. Kays adındaki bir Yahudi geçti. Müslümanların bir arada olmaları, birbirleriyle kaynaşmaları ve aralarının İslam dini sayesinde düzelmiş olması bu kişiyi Öfkelendirdi. Zira Müslüman olmalarından önce bu iki kabile cahiliye döneminde birbirlerinin düşmanlarıydılar. Şa’s b. Kays kendi kendine şöyle dedi: “Bu ülkede deve çobanlarının ileri gelenleri bir araya geldiler. Vallahi bunların ileri gelenleri burada bir araya geldikleri müddetçe bizim burada onlarla birlikte kalmamız imkânsızdır. “Sonra Şa’s, kendisiyle birlikte bulunan bir Yahudi gencini, Müslümanların yanına gönderdi. O gence “Git yanlarına otur. Onlara, iki-kabilenin arasında geçen Buas harbini ve daha önceki savaşlarfhatırlat ve onların bu savaş hakkında birbirlerine karşı söyledikleri şiirlerini oku.” dedi. Genç Yahudi gidip söylenenleri yaptı. Bunun üzerine orada bulunan Müslümanlar tartışmaya başladılar. Birbirlerine karşı övünmeye giriştiler. Öyle ki iki kabileden birer kişi bineklerine bindiler. Bu kişiler, Evs kabilesinden Evs b. Kayzi, Hazreç kabilesinden Cebbar b. Sahr idiler. Bunlar, birbirleriyle ağız kavgası yaptılar. Sonra biri diğerine “Vallahi eğer isterseniz şu anda Buas savaşını başlatabilirz.” dedi. Bunun üzerine iki grup ta birbirlerine karşı gazaplandı ve “Savaşarız” dediler ve “Haydin silah başına, Medine meydanında buluşalım.” diye bağırıştılar. Çıkıp oraya gittiler. İnsanlar birbirleriyle tartışıyorlardı. Cahiliye döneminde olduğu gibi Evslîler kendi gruplarına katılıp bir tarafta yığmak yaptalır. Hazreçli-ler de kendi gruplarına katılarak başka bir tarafta toplandılar. Mesele Resululla-ha duyuruldu. Bunun üzerine Resulullah, muhacirden olan sahabileriyle çıkıp onların yanına vardı ve onlara “Ey müslümanlar topluluğu, Ailahtan korkun, Al-lahtan. Ben sizin aranızda bulunduğum halde, cahiliye davetlerine mi uyuyorsunuz? Allahın sizi, İslama kavuşturmasından, Ulamla size ikramda bulunmasından, İslam ile sizden cahiliye davranışlarını kaldırmasından, onunla sizi inkarcılıktan kurtarmasından ve İslam ile sizin aranızı kaynaştırmasından sonra da mı, daha önceki inkârınıza döneceksiniz?” dedi. Bunun üzerine taraflar, bu durumun, Şeytanın bir kışkırtması ve düşmanlarının bir tuzağı olduğunu anladılar. Ellerinden silahlarını atıp ağlamaya başladılar. Evs ve Hazreçliler birbirlerinin boynuna sarıldılar. Sonra oradan ayni arak Resulullah ile birlikte itaat içinde dağılıp gittiler. Allah da, Allah düşmanı Şa’s b. Kaysın tuzağını boşa çıkardı ve Şa’s’ın hakkında bu iki âyeti indirdi. Evs kabilesinden olan Evs b. Kayzi ve Haz-reç kabilesinden olan Cebba b. Sahr ve bunlar gibi davranan kişiler hakkında da bu âyetlerden sonra gelen şu âyeti indirdi. [1][205]
100- Ey iman edenler, kendilerine kitap verilenlerin, bir kısmına uyarsanız İman etmenizden sonra sizi kâfirliğe çevirirler
Ey, Allaha ve Peygamberine iman eden müminler, kendilerine Tevrat ve İncil verilen kitap ehlinden bir kısmına uyarsanız onlar sizi, iman etmenizden sonra kâfirliğe döndürürler.
Allah teala, kitap ehli olan Yahudi ve Hristiy ani ardan herhangi bir öğüdün kabul edilmesini veya onlarla istişarede bulunmayı yasaklıyor. Çünkü onlar, içlerinde kin, kıskançlık ve ihanet duygulan taşirlaar.