TABERİ (RH.A)’NİN BAKIŞ AÇISIYLA BAKARA SURESİ 105. AYET-İ KERİME
BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM
Hamd kendisinden başka ilah olmayan, mutlak manada tek güç ve kudret sahibi olan Allah(Celle Celaluhu)’a mahsustur. Salat ve selam tüm peygamberlerin ve onları takip eden tabilerinin üzerine olsun.
105- Ne kitap ehlinin inkâr edenleri ne de müşrikler, rabbiniz tarafından size bir hayır indirilmesini isterler. Oysa Allah, rahmetini dilediğine tahsis eder. Allah, büyük lütuf sahibidir.
Ehl-i kitaptan kâfir olanlar ve Allahtan başka varlıklara ve putlara tapan müşrikler, kıskançlıklarından ve azgınlıklarından dolayı, rabbiniz tarafından, sizin üzerinize Kur’an gibi hayırlı bir kitabın indirilmesini istemezler. Oysa Allah, Peygamberliği, hidayeti ve imanı, yarattıklarından dilediğine tahsis eder. Allah, nimetler veren büyük lütuf sahibidir. Kullarının dinleri ve dünyaları hususunda eriştikleri bütün hayırlar, lütuf olarak, karşılıksız bir şekilde Allah tarafından verilmiştir. Yoksa kullar bunu hak ettiklerinden değildir.
Bu âyet-i kerime, ehl-i kitabın, Peygamber (s.a.v.)’e ve müminlere karşı kıskanç davrandıklarına işaret etmektedir ve Allah Teâlâ’nın, müminlere, ehl-i kitabın kâfirlerini ve müşrikleri dost edinmelerini, onların nasihat şeklinde de olsa sözlerini dinlemelerini yasakladığını göstermektedir. Zira Allah Teâlâ bu insanların, müminlere karşı içlerinde gizledikleri kin ve kıskanma duygularını müminlere bildirmiş ve onlardan uzak durmalarını emretmiştir.
Âyet-i kerimede: “Allah, rahmeti dilediğine tahsis eder.” buyurmaktadır. Burada ifade edilen “Allanın rahmetinden maksat, Peygamber göndermesidir. Allah, Peygamberini, yaratıklarından dilediğine gönderir ve onları iman ettirip hidayete erdirir ve rızasına kavuşturarak cennetine koyar. Zira Allah büyük bir lütuf sahibidir.
Âyet-i kerimenin bu bölümü de ehl-i kitabı dolaylı yolla kınamaktadır. Zira onlar, Allah’ım, Peygamber gönderme rahmetinin kendilerine mahsus olduğunu iddia ve temenni etmişlerdir. Allah Teâlâ Peygamber gönderme rahmetinin, herhangi bir kimseye mahsus olmadığını, bunun, Allah tarafından bir lütuf olduğunu, onu kullarından dilediğine tahsis edeceğini beyan etmiştir.