TABERİ (RH.A)’NİN BAKIŞ AÇISIYLA BAKARA SURESİ 11 VE 12. AYETLER
BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM
Hamd kendisinden başka ilah olmayan, mutlak manada tek güç ve kudret sahibi olan Allah(Celle Celaluhu)’a mahsustur. Salat ve selam tüm peygamberlerin ve onları takip eden tabilerinin üzerine olsun.
11- Onlara, “yeryüzünde bozgunculuk yapmayın” denildiği zaman onlar “Biz, ancak ıslah edicileriz.” derler.
Onlara “İnkâr ve isyan ederek, Allah’ın dininden şüphe ederek ve Allah düşmanı Yahudileri dost edinerek yeryüzünde bozgunculuk çıkarmayın” denildiği zaman onlar: “Biz, müminler ile ehl-i kitabın arasını düzeltmek isteyenleriz. Bu sebeple bizler, bozgunculuk yapanlar değil, ıslah edicileriz.” derler.
Âyette zikredilen “Onlar”dan maksat, Abdullah b. Abbas. Abdullah b. Mes’ud ve diğer bir kısım sahabilere göre “Münafıklardır. Yapmamaları istenen “Bozgunculuk” ise “İnkarcılıkları ve günah işlemeleridir.”
Selman-ı Fârisî’den nakledilen başka bir rivayete göre ise “Onlar”dan maksat.-o döneme kadar henüz dünyaya gelmemiş olan insanlardır.
Taberi, “Onlar”dan maksadın. Resulullah’ın döneminde bulunan münafıklar ve onlardan sonra gelip aynı sıfatı taşıyan bütün münafıklar olduğunu söylemenin daha evla olacağını zikretmiş ve özetle şunları söylemiştir. “Selman-ı Farisî, bu görüşüyle Resulullah döneminde bulunan daha sonra da ölüp giden münafıkları değil Selmanm yaşadığı dönemlerde henüz ortaya çıkmamış olan ve çıkmaları beklenen kimseleri kastetmiş olabilir. Bizim, diğer görüşü tercih etmemizin sebebi, bu hususta müfessirlerin ittifak etmeleridir.”
Taberi diyor ki: “Yeryüzünde bozgunculuk yapmaktan maksat, orada Allah’ın yasakladığı şeyleri yapmak ve emrettiği şeyleri yapmamaktır. Nitekim melekler, Allah teaianın kendilerine yeryüzünde bir insan yaratacağını bildirmesi üzerine şöyle demişlerdir: “Bir zaman rabbin, meleklere: Ben yeryüzünde bir Halife yaratacağım.” demişti. Melekler de “Orada bozgunculuk yapacak ve kan dökecek birisini mi yaratacaksın? Halbuki biz seni, överek teşbih ediyoruz ve tenzih ediyoruz.” dediler. Allah da onlara: “Şüphesiz ki ben, sizin bilmediklerinizi bilirim.” dedi.
Münafıklar, yeryüzünde rablerine isyan ederek ve onun yasakladıklarını işleyip farz kıldığı şeyleri yapmayarak ve Allah’ın dininden şüphe ederek yeryüzünde fesat çıkarırlar. İman ettiklerini söyleyerek müminleri aldatmaya çalışırlar. Al I ahi, kitaplarını ve Peygamberlerini yalanlayanlara yardım etmek için bir yol bulduklarında Allah’ın dostlarına karşı onlara yardım ederler. İşte böylece bozgunculuk çıkarırlar. Bu halleriyle de müminlerle kâfirlerin arasını bulmaya ‘ çalıştıklarını zannederek ıslah edici okluklarını iddia ederler. Fakat bu niyetlerine rağmen Allah onların azabını hiç de hafifletmez. Bilakis onlar için cehennemin en alt katını vaadeder. Allah teala onlar hakkında “İyi bilin ki asıl bozguncular onlardır. Fakat farkında değillerdir. buyurmuştur. Bu âyet te gösteriyor ki, kişinin inkâr veya günahında iyi niyetli oluşu onu kurtaramaz. Allah’ın azabı, sadece bilinçli bir şekilde inkâr edenleri değil, şuursuzca inkâr edenleri de kuşatır. Ayet-i kerimenin sonunda “Biz ancak ıslah edicileriz.” dediler” Duyurulmaktadır. Abdullah b. Abbas bu âyeti şöyle izah etmiştir. “Münafıklar dediler ki, biz ancak müminlerle ehl-i kitabın arasını bulmak istiyoruz.”
Mücahid ise şu şekilde izah etmiştir: “Münafıklar, Allaha isyan etmeye giriştiklerinde onlara, “Şöyle şöyle yapmayın.” denilince onlar, “Biz ancak hidayet üzere olanlar ve durumu düzeltenleriz.” demişlerdir.
Taberi diyor ki: “Münafıklar gerek Yahudilere iyi davranarak onlarla müminlerin arasını bulup, ara bulucu olduklarını iddia etmiş olsunlar, gerekse Allah’ın yasak kıldığı şeyleri işledikleri halde onların kötü şeyler olmadığını söyleyerek hidayet üzere olduklarını söylemiş olsunlar. Her iki halde de onlar, yaptıkları şeyde ıslah ediciler olduklarını zannediyorlardı. Fakat Allah teala, münafıkların bu iddialarını yalanlayarak buyurdu ki:
12- İyi bilin ki asıl bozguncular onlardır. Fakat farkında değillerdir.
Ey müminler iyi bilin ki, Ali ahin koymuş olduğu sınırlan aşarak, kötülükleri işleyerek ve emredilen farzları terk ederek bozgunculuk çıkaranlar aslında o münafıklardır. Fakat onlar, bozguncu olduklarının farkında değillerdir. Onlar ıslah ettiklerini zannederek bozgunculuk yapıyorlar. Zira onlar, Allahın emrine karşı geliyorlar. Onun koyduğu sınırlan aşıyorlar. Onun farzlarını bırakıp haram kıldıklarını işliyorlar. Buna rağmen durumlarının farkında değildirler.