sohbetlerözlü sözleryazarlarmakalelervideolartefsir derslerikavram derslerimedaricus salikin

TABERİ (RH.A)’NİN BAKIŞ AÇISIYLA BAKARA SURESİ 142. AYET-İ KERİME

TABERİ (RH.A)’NİN BAKIŞ AÇISIYLA BAKARA SURESİ 142. AYET-İ KERİME
16.02.2024
213
A+
A-

BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM

Hamd kendisinden başka ilah olmayan, mutlak manada tek güç ve kudret sahibi olan Allah(Celle Celaluhu)’a mahsustur. Salat ve selam tüm peygamberlerin ve onları takip eden tabilerinin üzerine olsun.

142- İnsanların içinden beyinsiz olanlar: “Yöneldikleri kıbleden on­ları çeviren nedir?” diyeceklerdir. Ey Muhammed, de ki; “Doğu da Allah’ındır batı da. O, dilediğini doğru yola iletir.”

Yahudi ve münafıklardan cahil ve beyinsiz olanlar diyeceklerdir ki: “Namazlarında yönelmiş oldukları kıblelerinden onların yüzünü çeviren ve onları döndüren nedir? Ey Muhammed, onlara de ki: “Doğunun, batının ve o ikisinin arasındaki varlıkların mülkiyetleri ancak Allaha aittir. O, yarattıklarından dilediğini hidayete kavuşturur ve doğru yola gitmelerine muvaffak kılar. Dilediğin­den ise yardımını keser ve doğru yoldan saptırır. O halde önemi olan doğruya veya batıya dönmek değil Ali ahin emrine göre hareket etmektir.

Peygamber Efendimiz (s.a.v.) Medine’ye hicret ettikten sonra Kudüs’e doğru yönelerek namaz kılmış fakat bir zaman sonra Allah Teâlâ, namaz kılar­ken Kabe’ye yönelmesini emretmiştir. Bu emir üzerine Resulullah (s.a.v.) Kâbe’ye doğru yönelmiş fakat ehl-i kitap ve münafıkların eleştirilerine maruz kalmıştır.

Bu meseleyi anlatan Bera b. Âzib diyor ki:

“Resulullah (s.a.v.) Medine’ye ilk geldiğinde Ensar’dan anne tarafından olan ecdadına veya dayılarına misafir oldu. Medine’de on altı veya on yedi ay Kudüs’e doğru yönelerek namaz kıldı. Kudüs’e doğru namaz kılıyor fakat gönlünden kıblesinin Kabe olmasını arzu ediyordu.

Rasulullah’ın Medine’deyken, Kâbe’ye doğru kıldığı ilk namaz bir ikindi namazıydı. Kendisiyle beraber başka insanlar da namaz kılmışlardı. Bu namazı kılanlardan bir tanesi, diğer bir mescide gitti. Orada namaz kılmakta olan cema­at rüku halindeydi. Oraya giden kişi: “Allah şahidim olsun ki ben, Resulullah ile birlikte Mekke’ye (Kâbeye) yönelerek namaz kıldım.” dedi. Bunun üzerine cemaat, durumlarını değiştirmeden aynı vaziyette Kâbe’ye doğru döndü.

Rasulullah’ın, Kudüs’e doğru namaz kılması Yahudiler ve diğer ehl-i kita­bın hoşuna gidiyordu. Resulullah, Kâbe’ye doğru yönelince bunu hoş karşılama­dılar.

Ayrıca, Kıble Kâbe’ye doğru çevrilmeden Önce Kudüs’e doğru namaz kı­lan fakat o günden evvel ölmüş olan sahabiler vardı. Bunlar hakkında ne diyeceğimizi bilemez olduk. Bunun üzerine Allah Teâlâ: “… Allah sizin imanınızı (namazınızı) zayi edecek değildir. âyetini indirdi. Yani bu âyet gel­meden önce Kudüs’e doğru namaz kılan ve bu âyet gelmeden evvel vefat eden Müslümanların namazları da sahihtir. Allah onların namazlarını kabul etmiştir.

Kıblenin sonradan değişmesi onların namazlarını iptal etmez.

Abdullah b. Abbas diyor ki: “Kıble Kudüs den Kâbe’ye çevrilince Yahudi­ler dediler ki: “Ey Muhammed, daha önce yöneldiğin kıbleye dön sana uyalım ve seni tasdik edelim.” Bu sözleriyle Resulullah’ı dininde bocalatmaya çalışıyorlardı. İşte bunun üzerine “İnsanlar içinden beyinsiz olanlar diyeceklerdir ki:” âyet-i kerimesi nazil oldu.

Bu âyetin izahında Taberi diyor ki: “Âyet-i kerimede zikredilen “Beyin­siz insanlar”dan maksat, Mücahid, Bera b. Azib ve Abdullah b. Abbas’a göre Yahudiler, Süddiye göre ise münafıklardır.

Rasulullah’ın, Kudüs’e yönelerek ne kadar bir zaman namaz kıldığı ihtilaf­lıdır. Said b. Cübeyr veya İkrimenin Abdullah b. Abbas’tan naklettiklerine ve Ebubekir b. Ayyaş’ın da, Bera b. Âzibden rivayet ettiğine göre, Resulullah Kudüse doğru on yedi ay namaz kılmıştır. Ebu İshakın Bera b. Azibden rivayet et­tiğine ve Said b. el-Müseyyebe göre Resulullah Kudüs’e doğru on altı ay namaz kılmıştır.

Enes b. Mâlikten rivayet edildiğine göre, Resulullah Kudüs’e doğru dokuz veya on ay namaz kılmıştır.

Muaz b. Cebelden rivayet edildiğine göre on üç ay Kudüs’e doğru namaz kılmıştır.

Rasulullah’ın Kudüs’e doğru namaz kılması, ehl-i kitabı İslam’a kazandır­mak için kendi içtihadıyla mı olmuştur? Yoksa Allah Teâlâ’nın ona emretmesiyle mi olmuştur? Bu hususta iki görüş zikredilmektedir.

Hasan-i Basri, İkrime ve Ebul Âliyeye göre Resulullah, kendi isteğiyle Kudüs’e doğru namaz kılmıştır. Ta ki Kudüs’e doğru yönelen Yahudileri İslam’a çeksin ve onların İman etmelerine vesile olsun.

Abdullah b. Abbas ve İbn-i Cüreyc’e göre ise, Allah Teâlâ, Rasulullah’a, Önce Kudüs’e doğru namaz kılmasını emretmişti. Resulullah ve sahabileri Allah Teâlâ’nın emri gereği Kudüs’e doğru namaz kılıyorlardı. Fakat Resulullah Uz. İbrahim’in kıblesi olan Kâbe’ye doğru namaz kılmak istiyor, yüzünü göğe doğru çevirip Allaha niyazda bulunuyordu. Bunun üzerine Allah Teâlâ Rasulullah’ın, Kâbe’ye doğru yönelmesini emreden âyetleri indirdi.

Yahudi veya münafıkların, Rasulullah’a ve müminlere “Onları, üzerinde bulundukları kıbleden çeviren nedir?” demelerinin sebebi, Abdullah b. Abbas tarafından şöyle izah edilmektedir: “Kıble Kudüs’ten Kâbe’ye çevirilince Resulullah’a, Yahudilerden bir topluluk geldi ve ona: “Ey Muhammed, sen, İbrahim’in dini üzere olduğunu iddia ettiğin halde bulunduğun kıbleden seni çeviren nedir? Tekrar eski kıblene dön ki sana tabi olalım ve seni tasdik edelim.” dediler. Yahudiler bu sözleriyle Rasulullah’ı dininde bocalatmak istiyorlardı. İşte bunun üzerine Allah Teâlâ bu âyet-i kerimeyi indirdi.

Abdullah b. Abbas’tan nakledilen başka bir görüşe göre, Allah Teâlâ’nın Resulullah’a, Kâbe’ye doğru yönelmesini emretmesi üzerine Resulullah Kâbe’ye doğru namaz kılmaya başladı. Bunun üzerine bir kısım insanlar: “Bunları, üzerinde bulundukları kıbleden çeviren nedir? Şüphesiz ki bu adam, doğduğu yeri özledi.” dediler. Bunun üzerine Allah Teâlâ bu âyeti indirdi. Süddi de bu âyetin münafıkların dedi kodular üzerine nazil olduğunu söylemiştir.

 

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.