TABERİ (RH.A)’NİN BAKIŞ AÇISIYLA BAKARA SURESİ 269 VE 270. AYETLER
BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM
Hamd kendisinden başka ilah olmayan, mutlak manada tek güç ve kudret sahibi olan Allah(Celle Celaluhu)’a mahsustur. Salat ve selam tüm peygamberlerin ve onları takip eden tabilerinin üzerine olsun.
269- Allah, hikmeti dilediğine verir. Kime de hikmet verilirse ona çok hayır verilmiş olur. Bundan ancak akıl sahipleri ibret alır.
Allah, hikmeti yani anlayışı, sözünde isabetli olmayı, işi yerli yerince yapmayı kullarından dilediğine verir. Kime de hikmet verirse, yani kime de anlayışı, söz ve davranışlarında isabetli olma kabiliyetini verirse şüphesiz ki o kimseye çokça hayır verilmiş olur. Bunları ancak akıl sahipleri düşünüp öğüt alırlar
Müfessirler, âyette zikredilen hikmetten neyin kastedildiği hususunda farklı görüşler zikretmişlerdir: .
a- Abdullah b. Abbas, Katade, Abul Âliye ve Mücahidden nakledilen bir görüşe göre bu âyette zikredilen “Hikmef’ten maksat, Kur’andır ve Kur’anı anlainaktır. Bu hususta Abdullah b. Abbasııı şunları söylediği rivayet edilmektedir. Âyetteki “Hikmef’ten maksat, Kur’anın nâsihini, mensuhunu muhkemini, müte-şabihini, mukaddemini, muahharını, helalini, haramını ve misallerini anlamak ve bilmektir.
b- Mücahitten nakledilen diğer bir görüşe göre burada zikredilen Hikmetten maksat, sözde ve işte isabetli olmaktır.
c- İbn-i Zeyde göre, burada zikredilen hikmetten maksat, dini anlamak ve ona uymaktır.
d- İbrahim en-Nehaiye göre hikmet’ten maksat, anlayışlı olmakür.
e- Reb1 b. Enese göre bundan maksat, Allahtan korkmadır. Çünkü her şeyin başı Allahtan korkmaktır. Ve Allah teala: “Kullan içinde Allahtan hakkıyla korkanlar ancak âlim kullardır. buyurmuştur.
f- Süddiye göre ise buradaki “Hikmef’ten maksat, Peygamberliktir.
Taberi diyor ki: “Aslında hikmetten maksat, davranışlarda isabetli olmaktır. Davranışlarında isabetli olan, bilinmesi icabedeni bilendir, Allahtan korkandır. Fakihtir, âlimdir. Peygamberler de böyledir. Bu itibarla hikmeti, isabetli olma anlamında almak, bu görüşlerin hepsini kapsamaktadır.
270- Harcadığınız her şeyi veya adadığınız her adağı şüphesiz Allah bilir. Zalimlerin hiç yardımcıları yoktur.
Allah yolunda verdiğiniz herhangi bir nafakayı veya hayır işleme maksadıyla adadığınız herhangi bir adağı şüphesiz ki Allah bilir. Hiç bir şey ondan gizli kalmaz. O size bunların karşılığını verecektir. Zalimlerin ise Allanın azabına karşı hiçbir yardımcıları yoktur.
* Âyette zikredilen “Zalimler”den maksat, mallarını gösteriş için harcayanlar ve AUaha itaata vesile olmayacak bir şeyi adayanlardır. Bunlar, yapacakları şeyleri gerçek yerlerinin dışında yaptıkları için zalim olmuşlardır.