TABERİ (RH.A)’İN BAKIŞ AÇISIYLA ENBİYA SURESİ 41. VE 45. AYET-İ KERİMELER
41- Ey Muhammed, şüphesiz senden önceki Peygamberler de alaya alındılar. Ama onlarla alay edenleri, alay ettikleri azap yakalayıp kuşatı-verdi.
* Allah Teala bu âyette, Hz. Muhammed (s.a.v.)e “Bu, sizin ibi beşerden başa bir şey midir? Gözünüz göre göre sihire mi uyuyorsunuz? İlahlarınıza dil uzatan bu mu?” diyerek onunla alay eden müşriklere karşı onu teselli ediyor ve gelmiş geçmiş müşriklerin de kendilerine gönderilen Peygamberleriyle alay ettiklerini ve bu alayları yüzünden felakete uğradıklarını beyan ediyor. Böylece Hz. Muhammed (s.a.v.) ile alay edenlere de ihtarda bulunuyor.
42- Ey Muhammed, de ki: “Gece ve gündüz, sizi rahman olan Allah’ın azabından kim koruyabilir? Hayır, onlar, rablcrini anmaktan bile yüz çeviriyorlar.
Ey Muhammed, senden kendilerine derhal azap gettirmeni isteyen o kâfirlere de ki: “Geceleyin uyuduğunuzda ve gündüzleyin hareket ettiğinizde sizi, rahman olan Allah’ın azap ve gazabına karşı kim koruyabilir? Elbette ki on-lan Allah’a karşı koruyacak hiçbir güç yoktur. Fakat onlar rablerinin, kendilerine gönderdiği öğütlerden ve açıkladığı delillerden yüz çevirirler. Cehalet ve beyinsizliklerinden dolayı onlan düşünüp ibret almazlar.
43- Yoksa onların bizden başka kendilerini koruyacak ilahları mı var? Oysa o ilahlar ne kendi kendilerine yardım edebilirler, ne de bizden bir dostluk görebilirler?
Yoksa azabın derhal gelmesini isteyen kâfirlerin, bizden başka, kendilerini azabımıza karşı koruyacak ilahları mı var? O ilahları onlan nasıl koruyabilirler ki, onlar bizzat kendi kendilerine yardım etmekten âcizdirler. Bizden de bir yardım göremezler.
44- Doğrusu biz, kendilerini ve atalarını nimetler içinde yaşattık. Onlara ömürleri uzun geldi. Emrimiz yeryüzüne gelip onu etrafından eksilttiğimizi görmüyorlar mı? Galip olan onlar mı?
* Allah Teala bu âyet-i kerimede, kendilerini Allah’ın azabından koruyacak ilahları olmayan ve Allah tarafından herhangi bir yardıma da mazhar olamayan bu müşriklerin, bâtıl inançlarına güvenerek Peygamberlerine karşı geldiklerini ve Allah Teala’nın bunları ve atalarını, dünya hayatındayken yaşattığını fakat bunların uzun bir ömür yaşamalarına rağmen Allah Teala tarafından acilen cezalandırılmadıklarım, bu nedenle Allah’ın kendilerine vermiş olduğu nimetleri tamamen unuttuklarını ve nankörlük içinde putlara tapmaya devam ettiklerini beyan ediyor.
Allah Teala âyetin son bölümünde, Hz. Muhammed (s.a.v.)den, kendilerine derhal bir azap getirmesini isteyen müşrikleri uyarıyor ve onlara “Benim emrimin yeryüzüne gelerek, orada yaşayanları heiak edip, bir yerden başka bir yere göçme zorunda bırakarak ve onlan Öldürterek yeryüzünün çevresinde nasıl eksiltmeler meydana getirdiğimizi görüp bundan ibret almıyorlar mı? Bunları da onlar gibi yapacağımızı anlamıyorlar mı? Yoksa onlar bize galip geleceklerini mi sanıyorlar?” buyuruyor,
Âyet-i kerimede Allah Teala’nın, yeryüzünü eksilttiği zikredilmektedir. Bundan maktsat, Müslümanların zaferi, kâfirlerin de topraklarının azalmasıdır. Veya yeryüzündeki madenlerin, ürünlerin ve insanların yok edilmesidir. Yahut yeryüzünde mamur olan yerlerin tahrip edilmesidir! Ya da yeryüzünde yaşayan âlimlerin ve seçkin insanların giderek yok olmalarıdır. .
45- Ey Muhammed, de ki: “Ben sizi ancak vahiyle uyarıyorum. Fakat sağırlar uyarıldıkları zaman daveti işitmezler.
Ey Muhammed, sana “Geçmiş kavimlere gönderildiği gibi, o da bize bir mucize getirsin.” diyenlere de ki: “Ey kavim, ben sizi ancak Allah’ın bana vahiyle bildirdiği Kur’anla uyarıyorum. Kendiliğimden herhangi bir şey getirmeye imkânım yoktur. Ne var ki sağır olanlar uyarıldıkları zaman da daveti işitmezler. Siz kâfirler, hakka karşı sağırsınız, onu işitip ondan faydalanmazsınız.