TAŞLAR KONUŞMAZ DERLER

BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM

TAŞLAR KONUŞMAZ DERLER

Hamdlerin tümü tek Rab, tek İlah, Rahman ve Rahim olan Allah’a (cc) mahsustur.

Salat ve selam ise; Örnek ve Önderimiz olan Hz. Muhammed (sav) ‘ e, aline, ashabına ve onların tabiileri olan Müslümanların üzerine olsun.

 Taşlar konuşmaz derler. Bazılarının aksine bazı taşlar çok şeyler anlatır vicdan sahiplerine. Şimdi sizi,riyayı kökünden söküp atan, sadece duruşuyla binlerce mazlumun sesi olan taşlardan birini ziyarete götüreceğim..

‘’Sadaka Taşı’’

اِنْ تُبْدُوا الصَّدَقَاتِ فَنِعِمَّا هِيَۚ وَاِنْ تُخْفُوهَا وَتُؤْتُوهَا الْفُقَرَٓاءَ فَهُوَ خَيْرٌ لَكُمْۜ وَيُكَفِّرُ عَنْكُمْ مِنْ سَيِّـَٔاتِكُمْۜ وَاللّٰهُ بِمَا تَعْمَلُونَ خَب۪يرٌ

‘’Sadakaları açıkta verirseniz ne iyi; fakat gizleyip fakirlere verirseniz, bu sizin için daha hayırlıdır. O, günahlarınızdan bir kısmını bağışlar. Allah, yaptıklarınızdan haberi olandır.’’^[1]

Sadaka taşı, kökeni Selçuklu Dönemine dayanan ve Osmanlı Döneminde ise yaygınlaşan, yardımın gizlice yapılabilmesi için kullanılan, taş veya mermerden yapılmış özel sütun ya da direklerdir. Taşlar genellikle 1-1,5 metre yüksekliğinde olur ve üst kısmında bir oyuk bulunurdu. Zengin insanlar oraya para, altın, gümüş veya değerli eşyalarını bırakır, ihtiyaç sahipleri ise o oyuktan ihtiyacı kadar olanını alır ve fazlasına el uzatmazdı. Böylece veren kimse gösterişten uzak durur, alan kimse yalnızca ihtiyacı kadarını alırdı ve böylece toplumda bir merhamet ve saygı temeli inşa edilirdi.

 Bu uygulamanın sebebi neydi?

 Ayette buyrulduğu gibi, sadakaları açıktan vermek de iyi ancak gizleyip vermek en hayırlı olandır. Ki Allah (cc) günahları bağışlasın. Aslında sebep, riyayı kalpten söküp atmak ve günahların bağışlanmasını ummaktı.

 Allah Rasulü (sav) ‘’ Yedi insan vardır ki Allah (cc) onları , kendine mahsus olandan başka hiçbir gölgenin bulunmadığı günde bu gölgesinde barındırır: Adil yönetici, Allah’a kulluk ederek yetişen genç, gönlü mescitlere takılmış bulunan kimse, Allah için birbirini seven ve bu sevgi içinde birleşip ayrılan iki kişi, kendisini birlikte olmaya çağıran soylu soplu ve güzel bir kadına, ‘’Ben Allah’tan korkarım!’’ cevabını verebilen kimse; bir sadaka verip de onu, sol elinin verdiğini sağ eli bilmeyecek şekilde gizleyen kişi ve tek başına iken Allah’ı anıp gözleri yaşaran kimse.’’ ^[2] buyurmuştur. Bu taş adeta ‘’ sol elinin verdiğini sağ eli bilmeyen ‘’ kimselerin sembolüydü. Bu hadis-i şerif’in pratikteki haliydi ve bir eğitim metoduydu.

 Gördüğümüz gibi, veren kimse nefsini terbiye ediyor, alan kimse ise kanaat etmeyi öğreniyordu. Her yönden eğitimin nişanesi! Bunun tek sebebi ise İslam Şems’i. Bugün bu taşlar sadece birer tarihi sembol olabilir ancak, taşıdığı hasletler günümüzde de yaşanılabilir vaziyette. Sadaka olan gülümsemeyi dahi başa kakan insanlardan değil de, maddi- manevi her türlü sadakayı sol eli ile verdiğinde sağ elinin bilmeyeceği samimiyette olan insanlardan olursak, elbette bu taş günümüzde de konuşacaktır.

Selam Hidayete Tabi Olanlara Olsun..

^[1] Bakara suresi, 271

^[2] Buhari, Hudud 19

Müslim, Zekat 91